Toggle thick letters. Most people make the mistake of thickening thin letters in the words that have other (highlighted) thick letter |  Toggle to highlight thick letters خصضغطقظ رَ   | 
 
 
   Wa As-Samā'i Wa Aţ-Ţāriqi 
  
     
    | 086-001. Gِğe ve Tarık'a andolsun, 
 | 
   وَالسَّمَاءِ وَالطَّارِقِ | 
 
 
    Wa Mā 'Adrāka Mā Aţ-Ţāriqu 
  
     
    | 086-002. Tarık'ın ne olduğunu sana bildiren nedir? 
 | 
   وَمَا أَدْرَاكَ مَا الطَّارِقُ | 
 
 
   An-Najmu Ath-Thāqibu 
  
     
    | 086-003. (Karanlığı) Delen yıldızdır. 
 | 
   النَّجْمُ الثَّاقِبُ | 
 
 
   'In Kullu Nafsin Lammā `Alayhā Ĥāfižun 
  
     
    | 086-004. ـzerinde gِzetleyici-koruyucu bulunmayan hiçbir nefis (kimse) yoktur. 
 | 
   إِنْ كُلُّ نَفْسٍ لَمَّا عَلَيْهَا حَافِظٌ | 
 
 
   Falyanžuri Al-'Insānu Mimma Khuliqa 
  
     
    | 086-005. İnsan bir baksın, hangi şeyden yaratıldı? 
 | 
   فَلْيَنظُرِ الإِنسَانُ مِمَّ خُلِقَ | 
 
 
   Khuliqa Min Mā'in Dāfiqin 
  
     
    | 086-006. Dِkülüp atılan bir sudan yaratıldı. 
 | 
   خُلِقَ مِنْ مَاءٍ دَافِقٍ | 
 
 
   Yakhruju Min Bayni Aş-Şulbi Wa At-Tarā'ibi 
  
     
    | 086-007. (Bu su,) Bel kemiği ile kaburgalar arasında(ki organlar)dan çıkar. 
 | 
   يَخْرُجُ مِنْ بَيْنِ الصُّلْبِ وَالتَّرَائِبِ | 
 
 
   'Innahu `Alá Raj`ihi Laqādirun 
  
     
    | 086-008. Şüphesiz (Allah), onu yeniden-dِndürmeye güç yetirendir. 
 | 
   إِنَّهُ عَلَى رَجْعِهِ لَقَادِرٌ | 
 
 
   Yawma Tublá As-Sarā'iru 
  
     
    | 086-009. Sırların orta yere çıkarılacağı gün; 
 | 
   يَوْمَ تُبْلَى السَّرَائِرُ | 
 
 
   Famā Lahu Min Qūwatin Wa Lā Nāşirin 
  
     
    | 086-010. Artık onun ne gücü vardır, ne yardımcısı. 
 | 
   فَمَا لَهُ مِنْ قُوَّةٍ وَلاَ نَاصِرٍ | 
 
 
   Wa As-Samā'i Dhāti Ar-Raj`i 
  
     
    | 086-011. Dِnüşlü olan gِğe andolsun. 
 | 
   وَالسَّمَاءِ ذَاتِ الرَّجْعِ | 
 
 
   Wa Al-'Arđi Dhāti Aş-Şad`i 
  
     
    | 086-012. Yarılan yere de. 
 | 
   وَالأَرْضِ ذَاتِ الصَّدْعِ | 
 
 
   'Innahu Laqawlun Faşlun 
  
     
    | 086-013. Şüphesiz o (Kur'an), ayırdeden bir sِzdür. 
 | 
   إِنَّهُ لَقَوْلٌ فَصْلٌ | 
 
 
    Wa Mā Huwa Bil-Hazli 
  
     
    | 086-014. O, bir şaka değildir. 
 | 
   وَمَا هُوَ بِالْهَزْلِ | 
 
 
   'Innahum Yakīdūna Kaydāan 
  
     
    | 086-015. Doğrusu onlar, hileli bir düzen planlayıp kuruyorlar; 
 | 
   إِنَّهُمْ يَكِيدُونَ كَيْداً | 
 
 
    Wa 'Akīdu Kaydāan 
  
     
    | 086-016. Ben de bir düzen kurup hazırlıyorum. 
 | 
   وَأَكِيدُ كَيْداً | 
 
 
   Famahhili Al-Kāfirīna 'Amhilhum Ruwaydāan 
  
     
    | 086-017. Sen kafirlere bir mühlet ver, az bir süre tanı.  
 | 
   فَمَهِّلِ الْكَافِرِينَ أَمْهِلْهُمْ رُوَيْداً | 
 
  | Toggle thick letters. Most people make the mistake of thickening thin letters in the words that have other (highlighted) thick letter |  Toggle to highlight thick letters خصضغطقظ رَ  |